Sırça Fanusun İçinde Bir Yazar: Sylvia Plath

Sırça Fanusun İçinde Bir Yazar: Sylvia Plath

Sylvia Plath 27 Ekim 1932’de Otto Plath ve Aurelia Schober’in kızı olarak ABD, Boston’da dünyaya geldi. Daha 8 yaşına ulaşmadan babasını kaybetti ve aynı yıl ilk şiiri yayımlandı. 11 yaşından itibaren günlük tutmaya başladı ve ölümüne kadar bu alışkanlığını devam ettirdi.
Babasının ölümünden sonra annesiyle yakın fakat çalkantılı bir ilişkisi oldu. İyi bir öğrenciydi, birçok yarışmaya katıldı ve ödüller kazandı. Smith Koleji’nde burslu okudu fakat bu kadar başarıya rağmen kendisini hiçbir zaman yeterli göremedi. Günlüklerinde sık sık kendine kızdı: “Yorgunum, sıradanım ve artık yalnızca az konuşan biri değil, durmadan kendini tekrar eden biri haline de geliyorum.”
1953’ün Haziran ayında stajı için Mademoiselle dergisinde çalıştı ve iki ay sonra ilk intihar girişimini gerçekleştirdi. Daha sonra yayınlanan Sırça Fanus isimli yarı otobiyografik romanında intihar girişimini ve bu staj için New York’a gidişini detayları değiştirerek anlattı.
Tedavi gördükten sonra Şubat 1954’de okula geri döndü ve sonraki sene yüksek onur derecesiyle mezun oldu. Fulbright bursuyla Cambridge Üniversitesi’nde iki sene okudu. İngiltere’deyken şair Ted Hughes’la tanıştı ve günlüğünde aldığı o karardan vazgeçti: “Bir yazar ya da sanatçıyla evlenemeyeceğime karar verdim.”

İkili 1956’da evlendi ve Plath günlüklerinde Hughes’a duyduğu hayranlıktan bolca bahsetti. İki yazar birlikte durmaksızın üretiyor, eserlerini dergilere ve yayınevlerine gönderiyorlardı. 1957’de Amerika’ya geri döndüler ve Plath, Smith Koleji’nde öğretmenlik yapmaya başladı. 1960 yılında Hughes ile birlikte İngiltere’ye gitti. Ardından ilk şiir kitabını yayınladı: ‘Dev ve Diğer Şiirler’.

Aynı sene çiftin Frieda adında bir kız , 1962’de ise Nicholas adında bir erkek çocukları oldu. 1962 yazında Plath, kocasının Assia Wevill ile ilişkisi olduğunu öğrendi. Çift ayrıldı. Bu ayrılığı ise Plath için çok üretken bir dönem izledi, Plath en çok bilinen şiirlerini bu dönemde yazdı. Ama üretkenliğine rağmen kocasının ihaneti ve yeni ilişkişi onu derinden etkiliyordu.

1963’de Victoria Lucas mahlasıyla Sırça Fanus’u yayınladıktan 2 hafta kadar sonra yaşamına son verdi.

11 Şubat sabahı saat yedide uyandı, yataktan kalktı, çocuklarının odasına süt, ekmek, tereyağı ve battaniye bıraktı. Mutfağa gitti. Kapının köşelerini bantla kapattı. Uyku ilacı içti. Kafasını gazını açtığı fırının içine sokarak intihar etti.
Ölümünün ardından Plath’in çocukları ile Hughes ve Assia aynı eve yerleşti. Plath öldüğünde Assia, Hughes’dan hamileydi ama kürtaj yaptırdı. Beraber yaşamaya başlamalarına rağmen Assia Hughes’un sadakatsizliğinden şüphe duyuyordu ve şüphesinde de haklıydı. Hughes Assia’yı da Plath’i aldattığı gibi aldatıyordu.
Plath’ın ölümünden sonra çevresinde sevilmeyen ve öbür kadın olarak görülen Assia, artık öbür kadın değildi. Başka bir öbür kadın vardı ve Hughes için hep olacaktı. Bütün bunlara dayanamayan Assia, aynı Plath’in yaptığı gibi uyku ilacı içti ve fırını açarak 4 yaşındaki çocuğuyla birlikte intihar attı. Aynı adama aşık olan iki kadının da sonu aynı oldu.
Yayım tarihi
Haberler olarak sınıflandırılmış